Bir Kraliyet Başkenti: Londra
Tarihe mal olmuş bir krallığı ihtişamlı başkentiyle keşfetmek isterseniz Londra, tam aradığınız yer. Thames Nehri'nin çevresini mesken tutan şehir, kraliyet kültürünün son temsilcilerinden ve dünyanın en eski yerleşimlerinden birisi. Devirlerin resmi geçidini andıran tarihi yapıları, kol kola girmiş kırmızı tuğlalı binaları ve zevkle vakit geçirebileceğiniz müzeleriyle asil bir abideyi andırıyor. İlginç festivalleri, klasisizm ve modernizme kucak açan galerileri ve efsanevi oyunlara perde diyen tiyatrolarıyla düşler ve düşünceler kenti olan Londra, sanatın tarihle yıkandığı bir yer. Thames Nehri kıyısında yürürken şehir efsanelerine konu olmuş Londra Kulesi'ni gezebilir, Westminster Manastırı'nda köklü kraliyet geleneğinin izlerini sürebilirsiniz. Londra'ya gelmişken İkinci Dünya Savaşı'nın yeraltından yönetildiği Churchill Savaş Odaları'na inmeniz de mümkün. Şehir, barındırdığı kültürlerin harmonisiyle de baş döndürüyor. Hyde Park'ta mola verip bir renk, koku ve insan karnavalı olan Borough Pazarı'ndan aldığınız yiyecek ve içeceklerle piknik yapabilirsiniz. Londra'da şıkır şıkır gümüşler ve porselenler eşliğinde sunulan beş çayı ve bisküvileri ise denemeyi sakın unutmayın.