Fikre, sanata ve teknolojiye daima yeni değerler katan Almanya'da her meydan, ülkenin özünü yansıtan o özel görüntüyü arayanlara kucak açıyor. Bu seyahatte dileğiniz, peri masallarına ilham vermiş zarif bir şatoda hayallere dalmaksa aradığınızı yine Almanya'da bulacaksınız.Doğunun incisi Berlin, aynı anda hem Almanya ekonomisinin yıldızı hem Alman sanatının can damarı hem de gece hayatının saygın bir timsali olmayı başarabiliyor. Zamanında romanlara konu olmuş Alexanderplatz'a uğrarsanız ülkenin bu özgün dokusunu doğrudan insanlarında gözlemleyebilirsiniz. Biraz soluklandıktan sonra başınızı göğe çevirdiğinizde Berlin'in sembolü Televizyon Kulesi sizi selamlayacak. Gezinize bir bardak kahve sıkıştırmak isterseniz Kastanienallee'ye doğru ufak bir yürüyüş yapabilirsiniz.Doğu Almanya yerine Bavyera'yı tercih ederseniz, Hohenschwangau'da sizi bekleyen Neuschwanstein Şatosu ise şimdiye dek gördüklerinizden biraz farklı. Daha ilk bakışta insanı apayrı âlemlere sürükleyen bu mekânın mistik bir sanatla bezendiğini fark edeceksiniz. Şatoya adım attığınızdaysa tavandaki dinî tasavvurlar ve etrafınızı saran Richard Wagner operalarına konu olmuş efsaneleri betimleyen freskler sizi büyüleyecek.